18 Ağustos 2016 Perşembe

Siyah Saçlarımın Rengini Açtım! - Loreal Sunkiss

    Yıllar önce saçlarıma kına yakma deneyimim olmuştu. Saçlarım siyaha yakın bir renk olduğu için güneşe çıktığımda beliren hafif bir kızıllığı oldu sadece. Benim istediğim renkse koyu ve canlı bir kızıldı.
    Baş örtülü bir arkadaşımı ev ziyaretine gittiğim bir gün saçlarının rengini gördüğüm anda "İşte bu rengi istiyorum!" dedim. Gerçekten harika bir kına kızılı vardı. Kınayı anneannesinin ceviz kabuğuyla birlikte yaktığını söyledi. Burada mesele ceviz kabuğu değildi elbette. Bilmeyenler için belirteyim ceviz kabuğunun rengi uzun süre kalsa bile geçicidir. Arkadaşımın kınası yakılalı bir yılı geçtiği için muhtemelen ceviz kabuğunun verdiği renkten eser kalmamıştır. Yani kınalı saç rengimizdeki ton farkının asıl sebebi doğal saç rengimizdi. O zaman ne yapmalıyım? Saç rengimi kınadan önce açmalıyım! :)

    Papatya suyu limon kabuğu vs bir çok şeyi denedim ve hiçbir sonuç alamadım. Çünkü siyah saçlı birinin saç rengini doğal yöntemlerle açması deveye hendek atlatmaktan zormuş. Sıvı perhidrol gibi kimyasalların saça zarar vermesinin yanı sıra saç rengini açarken çiğ bir turunculuk oluşturacağını duymuştum. Loreal, John Frieda, Pauline gibi markaların saç açıcıları da temel olarak perhidrol içerdiğini bildiğimden bir türlü cesaret edememiştim.
   Sonra ne oldu? Diyet Günlüklerim yazı dizimden anlaşılacağı üzere köklü bir değişime girdim. Korktuğum şeyleri yapmaya cesaret ettim. Bunlardan biri de saçlarımı açmak oldu. Benim bu sebeple tercih ettiğim ürün; Loreal Casting SunKiss Tropical Renk Açıcı Sprey.



    Loreali seçme sebebim tamamen koyu saç rengine sahip olmamdan kaynaklı. Diğer markaları kullanan koyu renk saçlılar turunculuk sorunundan daha çok şikayet etmişler. Bu yüzden daha güvenli olması ümidiyle Loreal'i seçtim. 
    Uygulaması çok basit. Hatta biraz fazla basit :) Bende "Bu kadar basit bir uygulama çok etki etmez" diye bir iç ses oluşmasına sebep oldu hatta..

Resmi büyütmek için üzerine tıklayabilirsiniz.
   Uygulama: Kutunun üzerinde belirtilene göre; nemli veya kuru saçlarınızın tamamına uyguluyorsunuz. Daha sonra kurutma makinesi veya güneş yardımıyla saçlarınızı kurutuyorsunuz (Burda amaç kısmen ısı uygulamak). Daha sonra durulamanıza da gerek yokmuş. Ama ben tabii ki yıkadım. Zira hidrojen peroksiti saçımdan biran önce uzaklaştırmak istedim.
   Tüm saça uygulamak yerine sadece yüzünüzü çevreleyen saç tutamlarına uygulama yaparak facelight görünümü de elde edebilirsiniz diyor ürünün kutusu :) Benim amacım kına yakmak olduğu için tüm saçıma uyguladım. Kızıl saça renk geçişlerini yakıştırmıyorum çünkü.

Ve işte sonuç...
İki fotoğrafı da güneşe karşı bakarken çekmiştim ancak önce çektiğim fotoğraf daha aydınlık çıkmış. 
Fotoğrafçılık konusunda beceriksizliğime veriniz...

    Benim beklentim saçlarımın bir ton açılmasıydı. Sonra ben gidip 2 kere falan daha uygularım anca kestane tonlarına erişirim diyordum. Ama hiç de öyle olmadı. Bütün beklentilerimin üstünde bir sonuçla tek seferde 2-3 ton arası açıldı saçlarım.
    Yıpranma konusunda ise beni şaşırtmadı ve yıprattı. Saçlarımın parlaklığı ciddi oranda azaldı. Şimdi keratinli bakım ve nemlendirme çalışmalarına başladım. Henüz kırık oluşmadı ama oluşabileceğini düşünüyorum. Bunu sorun etmedim çünkü 3 hafta sonra saçlarımı kestirmeyi düşünüyordum. 
    Kutunun üzerinde koyu kestane ve daha koyu saçları olanlarda kullanılmasını önermediklerini, uygulanırsa kırmızı pigmentler verebileceğini yazmışlardı. Ancak çok şükür ki bende öyle bir durum olmadı.

    İçerik incelemesi;
   Ürünün asıl bileşimini Hidrojen Peroksit oluşturuyor. Bu, bizim oksijenli su olarak bildiğimiz maddenin aynısı oluyor. Yani yaptığımız işlem oksijenli su ile saç açmaktır. Tabi bu ürüne bazı yardımcı maddeler ve besleyici eklenmiş olması oksijenli suya nispeten biraz daha güvenli bir kullanım sunuyor. Ayrıca oksijenli suyun keskin kokusu parfüm ile indirgenmeye çalışılmış durumda. Yine de hafif hafif oksijenli su kokusu alacağınızdan emin olabilirsiniz. 
Sırf birkaç yardımcı madde eklendi diye asıl bileşenin oksijenli su olması gerçeği değişmeyeceği için 3 TL'lik oksijenli suyun 17,50 TL'ye satılmasına sanırım felsefede çok hoş bir isim veriliyordu :)
Not: Perhidrol ismiyle gördüğünüz saç açıcılar hidrojen peroksitin daha derişik(yoğun) halidir. Nispeten daha tehlikelidir.

   Şuan ki saç rengi arkadaşımın doğal saç rengi ile bire bir oldu. Peroksitli saçlara kınanın tutması gerekiyor ancak başarısız olma ihtimalim de çok yüksek. Dedim ya işe bana bir cesaret geldi!
   Kına tecrübemi de yakında paylaşacağım takipte kalın :)

Not: Blogumda şuanda çekiliş var katılmayı unutmayın :)

2 yorum :

  1. Bir kaç tonda olsa açılmasına sizin adınıza sevindim. Kuaförde yakmadan yıpranmadan da işlem yapılabiliyor. Bende boyadan ve permadan yanmış yıpranmış saçlarıma seneler evvel sık röfle yaptırmak istemiştim. Kuaförüm öyle bir boyadı ki sanki yıpranan yerler sağlamlaştı daha da :)) Elimde kalacak diye oturmuştum oysa ki :)
    Bende de bir kızıl sevdası var ama sürekli boyamak zorunda kalındığı için cesaret edemiyorum ki yaklaşık 4 senedir saçıma boya anlamında hiç birşey yapmıyorum :) ama kına güzel fikirmiş ;)

    YanıtlaSil
  2. Boyanın sürekli yinelenmesi gerekliliğinden dolayı hiç yanaşmadım bu güne kadar. Kına için 6 ayda bir yenileme yeterli oluyor. Ayrıca yıpratmak bir yana dursun çok güzel bakım yapıyor. Bu yüzden kınadan memnunum ve tavsiye ediyorum :)

    YanıtlaSil